Bir adam Peygamber (s.a.a)’in huzuruna vararak şöyle dedi: Ya Resulellah! Filan şahıs komşunun namusuna (haince) bakıyor. İmkanı olursa, iffete aykırı çirkin ameli yapmaktan da perva etmez.
Resulullah (s.a.a) bu sözleri duyunca bu olaydan dolayı çok sinirlendi ve: “Onu benim yanıma getirin” diye emretti.
Orada bulunan bir şahıs da şöyle dedi: “Ya Resulellah! O sizin takipçilerinizden, sizin ve Ali’nin (a.s) velayetini kabul eden şahıslardandır. Sizin düşmanlarınızdan da teberri etmektedir (uzak durmaktadır).
Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdular:
“O sizin takipçilerinizdendir söyleme. Çünkü bu söz yalandır. Zira bizim takipçilerimiz bize uyan ve amelleri de bizim amellerimiz gibi olan kimselerdir. Bu adam hakkında söylediğiniz sözler, bizim amel ve davranışımıza uygun değildir.”
5- Resulullah (s.a.a)’den Beş Tavsiye
Hz. Peygamber (s.a.a)’in ashabından olan Ebu Eyyub-i Ensari Resulullah (s.a.a)’in huzuruna vararak şöyle dedi:
“Ya Resulellah! Bana öyle az ve öz bir vasiyet edin ki, onu kafamda tutabilip onunla amel edebileyim.”
Resulullah (s.a.a) şöyle buyurdular:
Şu beş şeyi sana tavsiye ediyorum:
1- Halkın elindekine göz dikme ve ondan ümidini kes. Çünkü bu zenginliğin ta kendisidir.
2- Tamahtan sakın. Zira tamah peşin fakirliktir.
3- Namazı öyle kıl ki, sanki bu senin en son namazındır ve artık diri kalıp da diğer namaz kılamayacaksın.
4- Sonradan mecbur kalıp da özür dileyeceğin bir ameli yapmaktan sakın.
5- Kendin için sevdiğin şeyi (dini) kardeşin için de sev.[5]
6- İlmin Değeri
Resulullah (s.a.a) bir gün camiye gittiğinde camide iki topluluk gördü. Topluluklardan biri ilmi konular hakkında konuşuyordu. Bu toplulukta İslamî meseleler tartışılıyordu. Diğer topluluk ise, dua ve münacat topluluğu idi; bu topluluk da dua edip Allah’a yalvarıp yakarıyorlardı.
Peygamber (s.a.a) bu durumu görünce şöyle buyurdular: Her iki toplantı da güzel ve hayra doğrudur. Bir grup Allah’a dua ediyor, bir grup da bilgisizleri bilgilendiriyor. Ben ikinci grubu (yani ilmî müzakere edenleri), duayla meşgul olan birinci gruba tercih ediyorum. Çünkü benim kendim de Allah Teala tarafından eğitim ve öğretim için gönderilmişim.”
Resulullah (s.a.a) bu sözleri buyurduktan sonra ilmi müzakere eden grubun yanına gitti ve onlarla beraber oturdu
7- Allah’ın Beğendiği Dört Haslet
Allah-u Teala Resulüne (s.a.a) şöyle vahyetti: “Ben, Ebu Talib oğlu Cafer’i dört sıfatından dolayı takdir ediyorum.”
Peygamber (s.a.a) bu vahiyden dolayı Cafer’i çağırtıp mevzuyu ona açıkladı. Cafer şöyle dedi:
“Allah Teala sana vahiy etmiş olmasaydı, ben bu sıfatları açıklamazdım.
Ya Resulellah! Ben kesinlikle şarap içmedim; çünkü içtiğim takdirde aklımın zail olacağını biliyordum.
Kesinlikle yalan konuşmadım; zira yalan konuşmak yiğitliğe aykırıdır.
Kesinlikle zina etmedim; çünkü namusumla aynı amelin yapılmasından korktum.
Kesinlikle puta tapmadım; zira puta tapanın bir yararı olmadığını biliyordum.”
Resulullah (s.a.a) mübarek eliyle onun omzuna vurarak şöyle buyurdular: “Allah Teala’nın, cennette meleklerle uçman için sana iki kanat vermesi O’na haktır.”[7
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder