furkan süresi ayet 46
ثُمَّ قَبَضْنَاهُ إِلَيْنَا قَبْضًا يَسِيرًا ﴿٤٦﴾
Summe kabadnâhu ileynâ kabdan yesîrâ(yesîren).
furkan süresi ayet 47
وَهُوَ الَّذِي جَعَلَ لَكُمُ اللَّيْلَ لِبَاسًا وَالنَّوْمَ سُبَاتًا وَجَعَلَ النَّهَارَ نُشُورًا ﴿٤٧﴾
Ve huvellezî ceale lekumul leyle libâsen ven nevme subâten ve cealen nehâre nuşûrâ(nuşûren).
furkan süresi ayet 48
وَهُوَ الَّذِي أَرْسَلَ الرِّيَاحَ بُشْرًا بَيْنَ يَدَيْ رَحْمَتِهِ وَأَنزَلْنَا مِنَ السَّمَاء مَاء طَهُورًا ﴿٤٨﴾
Ve huvellezî erseler riyâha buşran beyne yedey rahmetihî, ve enzelnâ mines semâi mâen tahûrâ(tahûran).
furkan süresi ayet 49
لِنُحْيِيَ بِهِ بَلْدَةً مَّيْتًا وَنُسْقِيَهُ مِمَّا خَلَقْنَا أَنْعَامًا وَأَنَاسِيَّ كَثِيرًا ﴿٤٩﴾
Li nuhyiye bihî beldeten meyten ve nuskıyehu mimmâ halaknâ en’âmen ve enâsiyye kesîrâ(kesîren).
furkan süresi ayet 50
وَلَقَدْ صَرَّفْنَاهُ بَيْنَهُمْ لِيَذَّكَّرُوا فَأَبَى أَكْثَرُ النَّاسِ إِلَّا كُفُورًا ﴿٥٠﴾
Ve lekad sarrafnâhu beynehum li yezzekkerû fe ebâ ekserun nâsi illâ kufûrâ(kufûran).
furkan süresi ayet 46
sonra onu azar azar kendimize almaktayız
furkan süresi ayet 47
o size geceyi örtü uykuyu dinlenme anı yapandır o gündüzü de yeni bir hayat yapandır
furkan süresi ayet 48
o rüzgarları [ yagmur ] rahmetinin önünden bir müjde olarak gönderendir gökyüzünden tertemiz bir su indirdik
furkan süresi ayet 49
onunla ölü topragı diriltir yine onunla yarattıgımız birçok hayvan ve insanı sularız
furkan süresi ayet 50
yemin olsun ki onu aralarında düşünüp ögüt alsınlar diye evirip çevirmekteyiz yinede insanların çogu dayatmakta nankörlükten başkasına yanaşmamaktadır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder