kehf süresi ayet 75
قَالَ أَلَمْ أَقُل لَّكَ إِنَّكَ لَن تَسْتَطِيعَ مَعِي صَبْرًا ﴿٧٥﴾
Kâle e lem ekul leke inneke len testetîa maıye sabrâ(sabran).
kehf süresi ayet 76
قَالَ إِن سَأَلْتُكَ عَن شَيْءٍ بَعْدَهَا فَلَا تُصَاحِبْنِي قَدْ بَلَغْتَ مِن لَّدُنِّي عُذْرًا ﴿٧٦﴾
Kâle in seeltuke an şey’in ba’dehâ fe lâ tusâhıbnî, kad belagte min ledunnî uzrâ(uzren).
kehf süresi ayet 77
فَانطَلَقَا حَتَّى إِذَا أَتَيَا أَهْلَ قَرْيَةٍ اسْتَطْعَمَا أَهْلَهَا فَأَبَوْا أَن يُضَيِّفُوهُمَا فَوَجَدَا فِيهَا جِدَارًا يُرِيدُ أَنْ يَنقَضَّ فَأَقَامَهُ قَالَ لَوْ شِئْتَ لَاتَّخَذْتَ عَلَيْهِ أَجْرًا ﴿٧٧﴾
Fentalekâ, hattâ izâ eteyâ ehle karyetinistat’amâ ehlehâ fe ebev en yudayyifûhumâ fe vecedâ fîhâ cidâren yurîdu en yenkadda fe ekâmehu, kâle lev şi’te lettehazte aleyhi ecrâ(ecren).
kehf süresi ayet 78
قَالَ هَذَا فِرَاقُ بَيْنِي وَبَيْنِكَ سَأُنَبِّئُكَ بِتَأْوِيلِ مَا لَمْ تَسْتَطِع عَّلَيْهِ صَبْرًا ﴿٧٨﴾
Kâle hâzâ firâku beynî ve beynike, se unebbiuke bi te’vîli mâ lem testetı’ aleyhi sabrâ(sabran).
kehf süresi ayet 79
أَمَّا السَّفِينَةُ فَكَانَتْ لِمَسَاكِينَ يَعْمَلُونَ فِي الْبَحْرِ فَأَرَدتُّ أَنْ أَعِيبَهَا وَكَانَ وَرَاءهُم مَّلِكٌ يَأْخُذُ كُلَّ سَفِينَةٍ غَصْبًا ﴿٧٩﴾
Emmâs sefînetu fe kânet li mesâkîne ya’melûne fîl bahri fe eradtu en eîbehâ ve kâne verâehum melikun ye’huzu kulle sefînetin gasbâ(gasben)
kehf süresi ayet 80
وَأَمَّا الْغُلَامُ فَكَانَ أَبَوَاهُ مُؤْمِنَيْنِ فَخَشِينَا أَن يُرْهِقَهُمَا طُغْيَانًا وَكُفْرًا ﴿٨٠﴾
Ve emmâl gulâmu fe kâne ebevâhu mu’mineyni fe haşînâ en yurhikahumâ tugyânen ve kufrâ(kufren).
kehf süresi ayet 75
(arkadaşı ) ben sana dogrusu sen benimle birlikte sabredemesin demedim mi dedi
kehf süresi ayet 76
eger bundan sonra sana bir şey sorarsam benimle arkadaşlık etme artık sen benim tarafımından son özre ulaştın dedi
kehf süresi ayet 77
bunun üzerine yine gittiler sonunda bir memleket ahalisine vardılar halktan kendilerine yemek yedirmelerini istediler onlar bunları agırlamaktan çekindiler derken oradayıkılmak isteyen bir duvar buldular tuttu onu dogrultuverdi isteseydin buna karşı bir ücüret alabilirdin dedi
kehf süresi ayet
78
işte bu seninle benim aramın ayrılması (için yeterli sebep) sana o sabredemedigin şeylerin iç yüzünü haber vereyim dedi
kehf süresi ayet 79
gemiye gelince o denizde çalışan bazı yoksullarındı ben onu şundan dolayı hasarlı hale getirmek istedim ileride bir kral vardı saglam olan her gemiyi gasp ediyordu
kehf süresi ayet 80
çocuga gelince onun anne babası mümindi onunbunları azgınlık ve inkarla sarıp sarmalamasından çekindik
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder