KEHF SÜRESİ AYET 21
وَكَذَلِكَ أَعْثَرْنَا عَلَيْهِمْ لِيَعْلَمُوا أَنَّ وَعْدَ اللَّهِ حَقٌّ وَأَنَّ السَّاعَةَ لَا رَيْبَ فِيهَا إِذْ يَتَنَازَعُونَ بَيْنَهُمْ أَمْرَهُمْ فَقَالُوا ابْنُوا عَلَيْهِم بُنْيَانًا رَّبُّهُمْ أَعْلَمُ بِهِمْ قَالَ الَّذِينَ غَلَبُوا عَلَى أَمْرِهِمْ لَنَتَّخِذَنَّ عَلَيْهِم مَّسْجِدًا ﴿٢١﴾
Ve kezâlike a'sernâ aleyhim li ya'lemû enne va'dallâhi hakkun ve ennes sâate lâ raybe fîhâ, iz yetenâzeûne beynehum emrehum fe kâlûbnû aleyhim bunyânâ(bunyânen), rabbuhum a'lemu bihim, kâlellezîne galebû alâ emrihim le nettehızenne aleyhim mescidâ(mesciden).
KEHF SÜRESİ AYET 22
سَيَقُولُونَ ثَلَاثَةٌ رَّابِعُهُمْ كَلْبُهُمْ وَيَقُولُونَ خَمْسَةٌ سَادِسُهُمْ كَلْبُهُمْ رَجْمًا بِالْغَيْبِ وَيَقُولُونَ سَبْعَةٌ وَثَامِنُهُمْ كَلْبُهُمْ قُل رَّبِّي أَعْلَمُ بِعِدَّتِهِم مَّا يَعْلَمُهُمْ إِلَّا قَلِيلٌ فَلَا تُمَارِ فِيهِمْ إِلَّا مِرَاء ظَاهِرًا وَلَا تَسْتَفْتِ فِيهِم مِّنْهُمْ أَحَدًا ﴿٢٢﴾
Se yekûlûne selâsetun râbiuhum kelbuhum, ve yekûlûne hamsetun sâdisuhum kelbuhum racmen bil gaybi, ve yekûlûne seb'atun ve sâminuhum kelbuhum, kul rabbî a'lemu bi ıddetihim mâ ya'lemuhum illâ kalîl, fe lâ tumâri fîhim illâ mirâen zâhirâ(zâhiren), ve lâ testefti fîhim minhum ehâdâ(ehâden).
KEHF SÜRESİ AYET 23
وَلَا تَقُولَنَّ لِشَيْءٍ إِنِّي فَاعِلٌ ذَلِكَ غَدًا ﴿٢٣﴾
Ve lâ tekûlenne li şey'in innî fâılun zâlike gadâ(gaden).
KEHF SÜRESİ AYET 24
إِلَّا أَن يَشَاء اللَّهُ وَاذْكُر رَّبَّكَ إِذَا نَسِيتَ وَقُلْ عَسَى أَن يَهْدِيَنِ رَبِّي لِأَقْرَبَ مِنْ هَذَا رَشَدًا ﴿٢٤﴾
İllâ en yeşâallâhu vezkur rabbeke izâ nesîte ve kul asâ en yehdiyeni rabbî li akrabe min hâzâ raşedâ(raşeden).
KEHF SÜRESİ AYET 25
وَلَبِثُوا فِي كَهْفِهِمْ ثَلَاثَ مِائَةٍ سِنِينَ وَازْدَادُوا تِسْعًا ﴿٢٥﴾
Ve lebisû fî kehfihim selâse mietin sinîne vezdâdû tis'â(tis'an).
KEHF SÜRESİ AYET 21
BU şekilde (insanlar) ALLAH ın sözünün gerçek oldugunu ve kıymetin (gerçekleşeceginde) şüphe bulunmadıgını bilsinler diye onların tanımalarını sagladıko sırada (insanlar) aralarında (bunların çevresinde ) onların durumunu tartışıyorlardı bunun üzerine üstlerine bir bina yapın dediler rableri onları daha iyi bilir onlara galip gelenler ise bunların üzerine bir mescid yapacagız dediler
KEHF SÜRESİ AYET 22
(onların sayısı ) üçtür dördüncüleri köpeklerdir diyecekler beştir altıncıları köpekleridir diyecekler bunlar bir tahminden ibarettir yedidir sekizincileri köpekleridir diyecekler de ki onların sayılarını rabbim daha iyi bilir onları ancak pek az kimse bilir artık onlar hakkında hafif bir tartışmanın dışında kimseyle tartışma bunlar hakkında onlardan hiç kimseye bir şey sorma
KEHF SÜRESİ AYET 23-24
HİÇBİR şey hakında ALLAH ın dilemesi şartına baglamadan ben bunu yarın mutlaka yaparım deme unuttugun zaman rabbini zikret onuhatırla şöyle de olurki rabbim beni bundan daha yakın vakitte dosdogru bir başarıya ulaştırır
KEHF SÜRESİ AYET 25
ONLAR magralarında üç yüz yıl kaldılar buna dokuz da artırdılar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder