22 Ocak 2015 Perşembe

Cevşen-ül Kebir 51-60. Ukdeler
 
يَا نِعْمَ الْحَب۪يبُ ٭ يَا نِعْمَ الطَّب۪يبُ ٭ يَا نِعْمَ الْحَس۪يبُ ٭ يَا نِعْمَ الْقَر۪يبُ ٭ يَا نِعْمَ الرَّق۪يبُ ٭ يَا نِعْمَ الْمُج۪يبُ ٭ يَا نِعْمَ اْلاَن۪يسُ ٭ يَا نِعْمَ الْوَك۪يلُ ٭ يَا نِعْمَ الْمَوْلٰى ٭ يَا نِعْمَ النَّص۪يرُ ٭
سُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ
Ey en güzel Sevgili, Ey en güzel Tabip, Ey en güzel hesap gören, Ey en güzel Yakın, Ey en güzel Gözetleyici, Ey en güzel Cevap Veren, Ey en güzel Dost, Ey en güzel Vekîl, Ey en güzel Efendi, Ey en güzel Yardımcı,
Bütün kusurlardan münezzehsin, Senden başka ilâh yok! Emân ver bize. Bizi Cehennemden kurtar.
 
يَا سُرُورَ الْعَارِف۪ينَ ٭ يَٓا اَن۪يسَ الْمُر۪يد۪ينَ ٭ يَا مُغ۪يثَ الْمُشْتَاق۪ينَ ٭ يَا حَب۪يبَ التَّوَّاب۪ينَ ٭ يَا رَازِقَ الْمُقِلّ۪ينَ ٭ يَا رَجَٓاءَ الْمُذْنِب۪ينَ ٭ يَا كَاشِفَ الْمَكْرُوب۪ينَ ٭ يَا مُنَفِّسًا عَنِ الْمَغْمُوم۪ينَ ٭ يَا مُفَرِّجًا عَنِ الْمَحْزُون۪ينَ ٭ يَٓا اِلٰهَ اْلاَوَّل۪ينَ وَ اْلاٰخِر۪ينَ ٭
سُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ
Ey kendisini tanıyanların sevinci, Ey kendisini arzulayanların dostu, Ey kendisine müştâk olanların imdâdına koşan, Ey tövbekârların sevgilisi, Ey ihtiyaç sahiplerine rızık veren, Ey günahkârların ümidi, Ey sıkıntıda olanların ferahlatıcısı, Ey gamlılara nefes aldıran, Ey mahzunlara kurtuluş yolu gösteren, Ey evvel ve âhirlerin ilâhı,
Bütün kusurlardan münezzehsin, Senden başka ilâh yok! Emân ver bize. Bizi Cehennemden kurtar.
 
يَا رَبَّ الْجَنَّةِ وَ النَّارِ ٭ يَا رَبَّ النَّبِيّ۪ينَ وَ اْلاَخْيَارِ ٭ يَا رَبَّ الصِّدّ۪يق۪ينَ وَ اْلاَبْرَارِ ٭ يَا رَبَّ الصِّغَارِ وَ الْكِبَارِ ٭ يَا رَبَّ الْحُبُوبِ وَ اْلاَثْمَارِ ٭ يَا رَبَّ اْلاَنْهَارِ وَ اْلاَشْجَارِ ٭ يَا رَبَّ الصَّحَارٰى وَ الْقِفَارِ ٭ يَا رَبَّ الْعَب۪يدِ وَ اْلاَحْرَارِ ٭ يَا رَبَّ اْلاِعْلاَنِ وَ اْلاِسْرَارِ ٭ يَا رَبَّ الَّيْلِ وَ النَّهَارِ ٭
سُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ
Ey Cennet ve Cehennemin Rabbi, Ey peygamberler ve hayırlıların Rabbi, Ey Sıddıkların ve iyilerin Rabbi, Ey küçüklerin ve büyüklerin Rabbi, Ey dânelerin ve meyvelerin Rabbi, Ey nehirlerin ve ağaçların Rabbi, Ey sahraların ve çöllerin Rabbi, Ey kölelerin ve hürlerin Rabbi, Ey açığa çıkarma ve gizlemelerin Rabbi, Ey gece ve gündüzün Rabbi,
Bütün kusurlardan münezzehsin, Senden başka ilâh yok! Emân ver bize. Bizi Cehennemden kurtar.
 
يَا مَنْ لَحِقَ كُلِّ شَىْءٍ عِلْمُهُ ٭ يَا مَنْ نَفَذَ بِكُلِّ شَىْءٍ بَصَرُهُ ٭ يَا مَنْ بَلَغَتْ اِلٰى كُلِّ شَىْءٍ قُدْرَتُهُ ٭ يَا مَنْ لاَ يُحْصِى الْعِبَادُ نَعْمَٓائَهُ ٭ يَا مَنْ لاَ تَبْلُغُ الْخَلآَئِقُ شُكْرَهُ ٭ يَا مَنْ لاَ تُدْرِكُ اْلاَفْهَامُ جَلاَلَهُ ٭ يَا مَنْ لاَ تَنَالُ اْلاَوْهَامُ كُنْهَهُ ٭ يَا مَنِ الْعَظَمَةُ وَ الْكِبْرِيَٓاءُ رِدَٓاؤُهُ ٭ يَا مَنِ الْهَيْبَةُ وَ السُّلْطَانُ بَهَٓاؤُهُ ٭ يَا مَنْ تَعَزَّزَ بِالْعِزِّ بَقَٓاؤُهُ ٭
سُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ
Ey ilmi her şeye ulaşan, Ey basarı her şeye nüfûz eden, Ey kudreti her şeye bâliğ olan, Ey nîmetleri sayılamayan, Ey mahlûkatın gerçek şükrüne erişemediği, Ey zihinlerin, yüceliğini idrak edemediği, Ey hayallerin, hakîkatine erişemediği, Ey azamet ve kibriyâ örtüsü olan, Ey heybet ve saltanat güzelliği olan, Ey bekası izzetle yücelenen
Bütün kusurlardan münezzehsin, Senden başka ilâh yok! Emân ver bize. Bizi Cehennemden kurtar.
 
يَا مَنْ لَهُ الْمَثَلُ اْلاَعْلٰى ٭ يَا مَنْ لَهُ الصِّفَاتُ الْعُلٰى ٭ يَا مَنْ لَهُ اْلاٰخِرَةُ وَ اْلاُولٰى ٭ يَا مَنْ لَهُ الْجَنَّةُ الْمَاْوٰى ٭ يَا مَنْ لَهُ النَّارُ وَ اللَّظٰى ٭ يَا مَنْ لَهُ اْلاٰيَاتُ الْكُبْرٰى ٭ يَا مَنْ لَهُ اْلاَسْمَٓاءُ الْحُسْنٰى ٭ يَا مَنْ لَهُ الْحُكْمُ وَ الْقَضَٓاءُ ٭ يَا مَنْ لَهُ السَّمٰوَاتُ الْعُلٰى ٭ يَا مَنْ لَهُ الْعَرْشُ وَ الثَّرٰى ٭
سُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ
Ey en yüce misâller Kendisine ait olan, Ey en yüce sıfatlar Kendisine ait olan, Ey âhiret ve dünya Kendisine âit olan, Ey Cennetül-Mevâ’nın sahibi, Ey Cehennem ve ateşin sahibi, Ey en büyük âyetler sahibi, Ey en güzel isimler sahibi, Ey hüküm ve kazâ sahibi, Ey yüce göklerin sahibi, Ey arş ve yerin sahibi,
Bütün kusurlardan münezzehsin, Senden başka ilâh yok! Emân ver bize. Bizi Cehennemden kurtar.
 
وَ اَسْئَلُكَ بِاَسْمَٓائِكَ يَا عَفُوُّ ٭ يَا غَفُورُ ٭ يَا وَدُودُ ٭ يَا شَكُورُ ٭ يَا صَبُورُ ٭ يَا رَؤُفُ ٭ يَا عَطُوفُ ٭ يَا قُدُّوسُ ٭ يَا حَىُّ ٭ يَا قَيُّومُ ٭
سُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ
Allah’ım! Senden şu isimlerinin hakkı için istiyor ve yalvarıyorum:
Ey kullarını çok çok affeden Afüvv, Ey kullarının günahlarını bağışlayan Gafûr, Ey itaatkâr kullarını çok seven Vedûd, Ey rızâsı için yapılan işleri bol sevapla karşılayan Şekûr, Ey âsileri hemen cezâlandırmayıp, çok sabreden Sabûr, Ey kullarına çok şefkat edip esirgeyen Raûf, Ey kullarına karşı pek merhametli olan Atûf, Ey bütün mahlûkatı maddî ve manevî kirlerden arındıran Kuddüs, Ey gerçek hayat sahibi olan Hayy, Ey gökleri, yeri ve bütün mahlûkatı ayakta tutan Kayyûm,
Bütün kusurlardan münezzehsin, Senden başka ilâh yok! Emân ver bize. Bizi Cehennemden kurtar.
 
يَا مَنْ هُوَ فِى السَّمَٓاءِ عَظَمَتُهُ ٭ يَا مَنْ هُوَ فِى اْلاَرْضِ اٰيَاتُهُ ٭ يَا مَنْ هُوَ ف۪ى كُلِّ شَىْءٍ دَلآَئِلُهُ ٭ يَا مَنْ هُوَ فِى الْبِحَارِ عَجَٓائِبُهُ ٭ يَا مَنْ يَبْدَؤُ الْخَلْقَ ثُمَّ يُع۪يدُهُ ٭ يَا مَنْ هُوَ فِى الْجِبَالِ خَزَٓائِنُهُ ٭ يَا مَنْ اَحْسَنَ كُلَّ شَىْءٍ خَلَقَهُ ٭ يَا مَنْ اِلَيْهِ يُرْجَعُ اْلاَمْرُ كُلُّهُ ٭ يَا مَنْ ظَهَرَ ف۪ى كُلِّ شَىْءٍ لُطْفُهُ ٭ يَا مَنْ يُعَرِّفُ الْخَلآَئِقَ قُدْرَتَهُ ٭
سُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ
Ey semâda azameti görülen, Ey yerde âyetleri tecellî eden, Ey her şeyde delilleri bulunan, Ey denizde acâip sanatları bulunan, Ey mahlûkatı ilk defa yaratıp, öldükten sonra tekrar dirilten, Ey dağlarda hazineleri bulunan, Ey yarattığı her şeyi en güzel yapan, Ey bütün işler kendisine dönen, Ey her şeyde lütfü açıkça görünen, Ey mahlûkatına kudretini tanıtan,
Bütün kusurlardan münezzehsin, Senden başka ilâh yok! Emân ver bize. Bizi Cehennemden kurtar.
 
يَا حَب۪يبَ مَنْ لاَ حَب۪يبَ لَهُ ٭ يَا طَب۪يبَ مَنْ لاَ طَب۪يبَ لَهُ ٭ يَا مُج۪يبَ مَنْ لاَ مُج۪يبَ لَهُ ٭ يَا شَف۪يقَ مَنْ لاَ شَف۪يقَ لَهُ ٭ يَا رَف۪يقَ مَنْ لاَ رَف۪يقَ لَهُ ٭يَا شَف۪يعَ مَنْ لاَ شَف۪يعَ لَهُ ٭يَا مُغ۪يثَ مَنْ لاَ مُغ۪يثَ لَهُ ٭ يَا دَل۪يلَ مَنْ لاَ دَل۪يلَ لَهُ ٭ يَا قَٓائِدَ مَنْ لاَ قَٓائِدَ لَهُ ٭ يَا رَاحِمَ مَنْ لاَ رَاحِمَ لَهُ ٭
سُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ
Ey sevgilisi olmayanların sevgilisi, Ey tabibi olmayanların tabibi, Ey isteklerini dinleyip cevap verecek kimsesi olmayanların Mucîbi, Ey şefkat edecek kimsesi olmayanların şefkat edicisi, Ey arkadaşı olmayanların arkadaşı, Ey şefaat edecek kimsesi olmayanların Şefîi, Ey imdâdına koşacak kimsesi olmayanların imdat edicisi, Ey yol gösterecek kimsesi olmayanların yol göstericisi, Ey rehberi olmayanların rehberi, Ey merhamet edecek kimsesi olmayanların merhamet edicisi,
Bütün kusurlardan münezzehsin, Senden başka ilâh yok! Emân ver bize. Bizi Cehennemden kurtar.
 
يَا كَافِىَ مَنِ اسْتَكْفَاهُ ٭ يَا هَادِىَ مَنِ اسْتَهْدَاهُ ٭ يَا كَالِىَ مَنِ اسْتَكْلاَهُ ٭ يَا دَاعِىَ مَنِ اسْتَدْعَاهُ ٭ يَا شَافِىَ مَنِ اسْتَشْفَاهُ ٭ يَا قَاضِىَ مَنِ اسْتَقْضَاهُ ٭ يَا مُغْنِىَ مَنِ اسْتَغْنَاهُ ٭ يَا مُوفِىَ مَنِ اسْتَوْفَاهُ ٭ يَا مُقَوِّىَ مَنِ اسْتَقْوَاهُ ٭ يَا وَلِىَّ مَنِ اسْتَوْلاَهُ ٭
سُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ
Ey Kendisini her şeye bedel yeter görenlerin Kâfisi, Ey Kendisinden hidâyet isteyenlerin hidâyet edicisi, Ey gizlenecek yer arayanların üstünü örten, Ey Kendisini çağıranları Cennetine dâvet eden, Ey Kendisinden şifa isteyene şifa veren, Ey Kendisinden hükmetmesini isteyenler hakkında hükmeden, Ey maddi ve manevi zenginlik isteyenleri zenginleştiren, Ey Kendisinden her ihtiyacını yerine getirmesini isteyenlerin ihtiyaçlarına yeterli cevap veren, Ey kuvvet ve güç isteyenlere kâfi kuvvet veren, Ey Kendisinden dostluk ve sahiplik isteyenlerin dost ve sahibi,
Bütün kusurlardan münezzehsin, Senden başka ilâh yok! Emân ver bize. Bizi Cehennemden kurtar.
 
وَ اَسْئَلُكَ بِاَسْمَٓائِكَ يَٓا اَوَّلُ ٭ يَٓا اٰخِرُ ٭ يَا ظَاهِرُ ٭ يَا بَاطِنُ ٭ يَا خَالِقُ ٭ يَا رَازِقُ ٭ يَا صَادِقُ ٭ يَا سَابِقُ ٭ يَا سَٓائِقُ ٭ يَا فَالِقُ ٭
سُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ اَجِرْنَا مِنَ النَّارِ
Allah’ım! Senden şu isimlerinin hakkı için istiyor ve yalvarıyorum:
Ey her şeyden önce olan Evvel, Ey her şeyden sonra olan Âhir, Ey varlığı apaçık görünen Zâhir, Ey her şeyin içyüzünden haberdar olan Bâtın, Ey her şeyi yoktan yaratan Hâlık, Ey her şeyi münâsip bir şekilde rızıklandıran Râzık, Ey her işi doğru olan ve sözünü yerine getiren Sâdık, Ey varlığı her şeyden önce olan Sâbık, Ey her şeyi mukadder hedefine sevk eden Sâik, Ey tohum ve çekirdekleri yarıp sümbüllendiren Fâlık,
Bütün kusurlardan münezzehsin, Senden başka ilâh yok! Emân ver bize. Bizi Cehennemden kurtar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder