kasas süresi ayet 46
وَمَا كُنتَ بِجَانِبِ الطُّورِ إِذْ نَادَيْنَا وَلَكِن رَّحْمَةً مِّن رَّبِّكَ لِتُنذِرَ قَوْمًا مَّا أَتَاهُم مِّن نَّذِيرٍ مِّن قَبْلِكَ لَعَلَّهُمْ يَتَذَكَّرُونَ ﴿٤٦﴾
Ve mâ kunte bi cânibit tûri iz nâdeynâ, ve lâkin rahmeten min rabbike li tunzire kavmen mâ etâhum min nezîrin min kablike leallehum yetezekkerûn(yetezekkerûne).
kasas süresi ayet 47
وَلَوْلَا أَن تُصِيبَهُم مُّصِيبَةٌ بِمَا قَدَّمَتْ أَيْدِيهِمْ فَيَقُولُوا رَبَّنَا لَوْلَا أَرْسَلْتَ إِلَيْنَا رَسُولًا فَنَتَّبِعَ آيَاتِكَ وَنَكُونَ مِنَ الْمُؤْمِنِينَ ﴿٤٧﴾
Ve lev lâ en tusîbehum musîbetun bimâ kaddemet eydîhim fe yekûlû rabbenâ lev lâ erselte ileynâ resûlen fe nettebia âyâtike ve nekûne minel mu’minîn(mu’minîne).
kasas süresi ayet 48
فَلَمَّا جَاءهُمُ الْحَقُّ مِنْ عِندِنَا قَالُوا لَوْلَا أُوتِيَ مِثْلَ مَا أُوتِيَ مُوسَى أَوَلَمْ يَكْفُرُوا بِمَا أُوتِيَ مُوسَى مِن قَبْلُ قَالُوا سِحْرَانِ تَظَاهَرَا وَقَالُوا إِنَّا بِكُلٍّ كَافِرُونَ ﴿٤٨﴾
Fe lemmâ câehumul hakku min indinâ kâlû lev lâ ûtiye misle mâ ûtıye mûsâ, e ve lem yekfurû bimâ ûtiye mûsâ min kablu, kâlû sihrâni tezâhera, ve kâlû innâ bi kullin kâfirûn(kâfirûne).
kasas süresi ayet 49
قُلْ فَأْتُوا بِكِتَابٍ مِّنْ عِندِ اللَّهِ هُوَ أَهْدَى مِنْهُمَا أَتَّبِعْهُ إِن كُنتُمْ صَادِقِينَ ﴿٤٩﴾
Kul fe’tû bi kitâbin min indillâhi huve ehdâ min humâ ettebi’ hu in kuntum sâdikîn(sâdikîne).
kasas süresi ayet 50
فَإِن لَّمْ يَسْتَجِيبُوا لَكَ فَاعْلَمْ أَنَّمَا يَتَّبِعُونَ أَهْوَاءهُمْ وَمَنْ أَضَلُّ مِمَّنِ اتَّبَعَ هَوَاهُ بِغَيْرِ هُدًى مِّنَ اللَّهِ إِنَّ اللَّهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ ﴿٥٠﴾
Fe in lem yestecîbû leke fa’lem ennemâ yettebiûne ehvâehum, ve men edallu mimmenittebea hevâhu bi gayri huden minallâh(minallâhi), innallâhe lâ yehdil kavmez zâlimîn(zâlimîne).
kasas süresi ayet 46
sen aynı zamanda biz musa ya seslendigimiz zaman tür dagının yanında da degildin ancak sen senden önce kendilerine hiçbir uyarıcı gelmemiş olan bir toplulugu uyarasın diye rabbinden bir rahmet olarak [gönderildin ]belki düşünüp ögüt alırlar
kasas süresi ayet 47
kendi yaptıkları şeyler yüzünden başlarına bir musibet geldigi zaman ey rabbimiz bize bir rasul gönderseydin de senin ayetlerine uyup inananlardan olsaydık derler
kasas süresi ayet 48
ancak şimdi tarafımızdan onlara hak geldiginde ona musa ya verilenin bir benzeri verilse ya dediler peki onlar daha önce musa ya verileni inkar etmediler mi birbirini destekleyen iki sihir dediler biz onların hepsini inkar ederiz dediler
kasas süresi ayet 49
de ki eger sözünüzde dogruysanız ALLAH hın katından bu ikisinden daha dogru bir kitap getirin ben de ona uyarım
kasas süresi ayet 50
eger senin bu istegini karşılamayamazlarsa bil ki onlar yalnız arzularına uymaktadırlar ALLAH tan dogrubir delil olmaksızın salt kendi arzusu peşinde giden kimseden daha şaşkın kim olabilir muhakkak ALLAH zalimler toplulugunu asla başarıya ulaştırmaz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder