ankebut süresi ayet 48
وَمَا كُنتَ تَتْلُو مِن قَبْلِهِ مِن كِتَابٍ وَلَا تَخُطُّهُ بِيَمِينِكَ إِذًا لَّارْتَابَ الْمُبْطِلُونَ ﴿٤٨﴾
Ve mâ kunte tetlû min kablihî min kitâbin ve lâ tehuttuhu bi yemînike izen lertâbel mubtılûn(mubtılûne).
ankebut süresi ayet 48
sen bunlardan önce kitap okur degildin onu elinle de yazar degildin eger böyle olsaydı batıla uyanlar buna şüpheye düşebilirlerdi
ankebut süresi ayet 49
بَلْ هُوَ آيَاتٌ بَيِّنَاتٌ فِي صُدُورِ الَّذِينَ أُوتُوا الْعِلْمَ وَمَا يَجْحَدُ بِآيَاتِنَا إِلَّا الظَّالِمُونَ ﴿٤٩﴾
Bel huve âyâtun beyyinâtun fî sudûrillezîne ûtûl ilm(ilme), ve mâ yechadu bi âyâtinâ illâz zâlimûn(zâlimûne).
ankebut süresi ayet 49
hayır o[kur an ] kendilerine ilim verilmiş kimselerin kalplerinde apaçık ayetlerdir bizim ayetlerimizi ancakzalimler inkar ederler
ankebut süresi ayet 5o
وَقَالُوا لَوْلَا أُنزِلَ عَلَيْهِ آيَاتٌ مِّن رَّبِّهِ قُلْ إِنَّمَا الْآيَاتُ عِندَ اللَّهِ وَإِنَّمَا أَنَا نَذِيرٌ مُّبِينٌ ﴿٥٠﴾
Ve kâlû lev lâ unzile aleyhi âyâtun min rabbihî, kul innemâl âyâtu indallâh(indallâhi), ve innemâ ene nezîrun mubîn(mubînun).
ankebut süresi ayet 50
nitekim ona rabbinden ayetler [mucizeler]indirilseydi ya dediler de ki ayetler [mucizeler ]yalnızca ALLAH ın katındadır ben sadece açık bir uyarıcıyım
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder