ankebut süresi ayet 27
وَوَهَبْنَا لَهُ إِسْحَقَ وَيَعْقُوبَ وَجَعَلْنَا فِي ذُرِّيَّتِهِ النُّبُوَّةَ وَالْكِتَابَ وَآتَيْنَاهُ أَجْرَهُ فِي الدُّنْيَا وَإِنَّهُ فِي الْآخِرَةِ لَمِنَ الصَّالِحِينَ ﴿٢٧﴾
Ve vehebnâ lehû ishâka ve ya’kûbe ve cealnâ fî zurriyyetihin nubuvvete vel kitâbe, ve âteynâhu ecrehu fîd dunyâ, ve innehu fîl âhırati le mines sâlihîn(sâlihîne).
ankebut süresi ayet 27
biz ona ishak ile yaküb u bahşettik soyundan gelenlere peygamberlik ve kitap verdik kendisine dünyada ecirini verdik şüphesiz o ahirette iyi ve güzel insanlardan biri olacaktır
ankebut süresi ayet 28
وَلُوطًا إِذْ قَالَ لِقَوْمِهِ إِنَّكُمْ لَتَأْتُونَ الْفَاحِشَةَ مَا سَبَقَكُم بِهَا مِنْ أَحَدٍ مِّنَ الْعَالَمِينَ ﴿٢٨﴾
Ve lûtan iz kâle li kavmihî innekum le te’tûnel fâhışete mâ sebekakum bihâ min ehadin minel âlemîn(âlemîne).
ankebut süresi ayet 28
bir zamanlar lüt halkına şöyle demişti muhakkak siz o kötüişi yapıyorsunuz sizden önce hiçbir millet bu haltı etmedi
ankebut süresi ayet 29
أَئِنَّكُمْ لَتَأْتُونَ الرِّجَالَ وَتَقْطَعُونَ السَّبِيلَ وَتَأْتُونَ فِي نَادِيكُمُ الْمُنكَرَ فَمَا كَانَ جَوَابَ قَوْمِهِ إِلَّا أَن قَالُوا ائْتِنَا بِعَذَابِ اللَّهِ إِن كُنتَ مِنَ الصَّادِقِينَ ﴿٢٩﴾
E innekum le te’tûner ricâle ve taktaûnes sebîle ve te’tûne fî nâdîkumul munker(munkere), fe mâ kâne cevâbe kavmihî illâ en kâlû’tinâ bi azâbillâhi in kunte mines sâdikîn(sâdikîne).
siz hala[cinsel ilişki için kadınları bırakıp ] erkeklere gidecek yol kesecek meclisinizde edepsizlik ahlaksızlıkyapıp duracak mısınız [yaptıgı bu uyarıya karşı ] halkının verdigi cevap sadece eger sözünden dogru olanlardansan haydi bize ALLAH ın azabını getir demeleri oldu
ankebut süresi ayet 30
قَالَ رَبِّ انصُرْنِي عَلَى الْقَوْمِ الْمُفْسِدِينَ ﴿٣٠﴾
Kâle rabbinsurnî alâl kavmil mufsidîn(mufsidîne).
ankebut süresi ayet 30
[lüt] ey rabbim ortalıgı bozguna ugratan bu topluluga karşı bana yardım et dedi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder