NAHL SÜRESİ AYET 46
أَوْ يَأْخُذَهُمْ فِي تَقَلُّبِهِمْ فَمَا هُم بِمُعْجِزِينَ ﴿٤٦﴾
Ev ye’huzehum fî tekallubihim fe mâ hum bi mu’cizîn(mu’cizîne).
NAHL SÜRESİ AYET 47
أَوْ يَأْخُذَهُمْ عَلَى تَخَوُّفٍ فَإِنَّ رَبَّكُمْ لَرؤُوفٌ رَّحِيمٌ ﴿٤٧﴾
Ev ye’huzehum alâ tehavvuf(tehavvufin), fe inne rabbekum le raûfun rahîm(rahîmun).
NAHL SÜRESİ AYET 48
أَوَ لَمْ يَرَوْاْ إِلَى مَا خَلَقَ اللّهُ مِن شَيْءٍ يَتَفَيَّأُ ظِلاَلُهُ عَنِ الْيَمِينِ وَالْشَّمَآئِلِ سُجَّدًا لِلّهِ وَهُمْ دَاخِرُونَ ﴿٤٨﴾
E ve lem yerev ilâ mâ halakallâhu min şey’in yetefeyyeu zilâluhu anil yemîni veş şemâili succeden lillâhi ve hum dâhırûn(dâhırûne).
NAHL SÜRESİ AYET 49
وَلِلّهِ يَسْجُدُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ مِن دَآبَّةٍ وَالْمَلآئِكَةُ وَهُمْ لاَ يَسْتَكْبِرُونَ﴿٤٩﴾
Ve lillâhi yescudu mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ardı min dâbbetin vel melâiketu ve hum lâ yestekbirûn(yestekbirûne). (SECDE ÂYETİ)
NAHL SÜRESİ AYET 50
يَخَافُونَ رَبَّهُم مِّن فَوْقِهِمْ وَيَفْعَلُونَ مَا يُؤْمَرُونَ* ﴿٥٠﴾
Yehâfûne rabbehum min fevkıhim ve yef’alûne mâ yu’merûn(yu’merûne).
NAHL SÜRESİ AYET 46
YA da onlar dönüp dolaşırken kendilerini yakalayıvermesinden onlar onu aciz bırakacak degillerdir
NAHL SÜRESİ AYET 47
YAHUT da kendilerini korkuta korkuta eksilte eksilte alıvermesinden şüphesiz rabbiniz çok şefkatli çok merhametlidir
NAHL SÜRESİ AYET 48
ALLAH ın yarattıgı herhangi bir şeyi görmediler mi onun gölgesi sag ve sollarından sürünerek ALLAH a secdeler ederek döner dolaşır
NAHL SÜRESİ AYET 49
GÖKLERDE ne var sa yerde ne varsa bütün hayvanlar ve melekler ALLAH a secde ederler onlar ona karşı büyüklük taslamazlar (secde )
NAHL SÜRESİ AYET 50
ÜSTLERİNDE hakim olan rablerinden korkarlar kendilerine emredileni yaparlar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder