enbiya süresi ayet 50
وَهَذَا ذِكْرٌ مُّبَارَكٌ أَنزَلْنَاهُ أَفَأَنتُمْ لَهُ مُنكِرُونَ ﴿٥٠﴾
Ve hâzâ zikrun mubârakun enzelnâhu, e fe entum lehu munkirûn(munkirûne).
enbiya süresi ayet 51
وَلَقَدْ آتَيْنَا إِبْرَاهِيمَ رُشْدَهُ مِن قَبْلُ وَكُنَّا بِه عَالِمِينَ ﴿٥١﴾
Ve lekad âteynâ ibrâhîme ruşdehu min kablu ve kunnâ bihî âlimîn(âlimîne).
enbiya süresi ayet 52
إِذْ قَالَ لِأَبِيهِ وَقَوْمِهِ مَا هَذِهِ التَّمَاثِيلُ الَّتِي أَنتُمْ لَهَا عَاكِفُونَ ﴿٥٢﴾
İz kâle li ebîhi ve kavmihî mâ hâzihit temâsîlulletî entum lehâ âkifûn(âkifûne).
enbiya süresi ayet 53
قَالُوا وَجَدْنَا آبَاءنَا لَهَا عَابِدِينَ ﴿٥٣﴾
Kâlû vecednâ âbâenâ lehâ âbidîn(âbidîne).
enbiya süresi ayet 54
قَالَ لَقَدْ كُنتُمْ أَنتُمْ وَآبَاؤُكُمْ فِي ضَلَالٍ مُّبِينٍ ﴿٥٤﴾
Kâle lekad kuntum entum ve âbâukum fî dalâlin mubîn(mubînin).
enbiya süresi ayet 55
قَالُوا أَجِئْتَنَا بِالْحَقِّ أَمْ أَنتَ مِنَ اللَّاعِبِينَ ﴿٥٥﴾
Kâlû e ci’tenâ bil hakkı em ente minel lâıbîn(lâıbîne).
قَالُوا أَجِئْتَنَا بِالْحَقِّ أَمْ أَنتَ مِنَ اللَّاعِبِينَ ﴿٥٥﴾
Kâlû e ci’tenâ bil hakkı em ente minel lâıbîn(lâıbîne).
enbiya süresi ayet 50
işte bu (kur an) indirdigimiz mübarek bir ögüt (kitabıdır ) şimdi siz mi bunu inkar ediyorsunuz
enbiya süresi ayet 51
yemin olsun ki bundan önce de ibrahim e olgunluk vermiştik biz onu bilenlerdendik
enbiya süresi ayet 52
bir zamanlar ibrahim babasına ve toplumuna şu başına toplanıp durdugunuz heykeller nedir dedi
enbiya süresi ayet 53
atalarımızı bunlara ibadet ederken bulduk dediler
enbiya süresi ayet 54
yemin olsun ki siz ve babalarınız apaçık bir sapıklık içindesiniz dedi
enbiya süresi ayet 55
ciddi mi söylüyorsun yoksa sen şakacılardan mısın dediler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder