27 Ağustos 2015 Perşembe

[​IMG]



A RAF SÜRESİ AYET 166
فَلَمَّا عَتَوْاْ عَن مَّا نُهُواْ عَنْهُ قُلْنَا لَهُمْ كُونُواْ قِرَدَةً خَاسِئِينَ
Fe lemmâ atev an mâ nuhû anhu kulnâ lehum kûnû kıradeten hâsiîn(hâsiîne).
167
وَإِذْ تَأَذَّنَ رَبُّكَ لَيَبْعَثَنَّ عَلَيْهِمْ إِلَى يَوْمِ الْقِيَامَةِ مَن يَسُومُهُمْ سُوءَ الْعَذَابِ إِنَّ رَبَّكَ لَسَرِيعُ الْعِقَابِ وَإِنَّهُ لَغَفُورٌ رَّحِيمٌ
Ve iz teezzene rabbuke le yeb’asenne aleyhim ilâ yevmil kıyâmeti men yesûmuhum sûel azâb(azâbi), inne rabbeke le serîul ıkâbi ve innehu le gafûrun rahîm(rahîmun).
168
وَقَطَّعْنَاهُمْ فِي الأَرْضِ أُمَمًا مِّنْهُمُ الصَّالِحُونَ وَمِنْهُمْ دُونَ ذَلِكَ وَبَلَوْنَاهُمْ بِالْحَسَنَاتِ وَالسَّيِّئَاتِ لَعَلَّهُمْ يَرْجِعُونَ
Ve katta’nâhum fîl ardı umemâ(umemen), minhumus sâlihûne ve minhum dûne zâlike ve belevnâhum bil hasenâti ves seyyiâti leallehum yerciûn(yerciûne).
169
فَخَلَفَ مِن بَعْدِهِمْ خَلْفٌ وَرِثُواْ الْكِتَابَ يَأْخُذُونَ عَرَضَ هَذَا الأدْنَى وَيَقُولُونَ سَيُغْفَرُ لَنَا وَإِن يَأْتِهِمْ عَرَضٌ مُّثْلُهُ يَأْخُذُوهُ أَلَمْ يُؤْخَذْ عَلَيْهِم مِّيثَاقُ الْكِتَابِ أَن لاَّ يِقُولُواْ عَلَى اللّهِ إِلاَّ الْحَقَّ وَدَرَسُواْ مَا فِيهِ وَالدَّارُ الآخِرَةُ خَيْرٌ لِّلَّذِينَ يَتَّقُونَ أَفَلاَ تَعْقِلُونَ
Fe halefe min ba’dihim halfun verisûl kitâbe ye’huzûne arada hâzel ednâ ve yekûlûne se yugferu lenâ ve in ye’tihim aradun misluhu ye’huzûhu, e lem yu’haz aleyhim mîsâkul kitâbi en lâ yekûlû alâllâhi illâl hakka ve deresû mâ fîhî, ved dârul âhıratu hayrun lillezîne yettekûn(yettekûne), e fe lâ ta’kılûn(ta’kılûne).
170
وَالَّذِينَ يُمَسَّكُونَ بِالْكِتَابِ وَأَقَامُواْ الصَّلاَةَ إِنَّا لاَ نُضِيعُ أَجْرَ الْمُصْلِحِينَ
Vellezîne yumessikûne bil kitâbi ve ekâmûs salâte innâ lâ nudîu ecrel muslihîn(muslihîne).
166
O yasakladıkları şeyleri çignemeye başladıklarında biz de onlara aşagılık maymunlar olun dedik
167
RABBİN o zaman kıyamete kadar onlara daima en kötü azabı yapacak kimseleri üzerlerine gönderecekgim diye bildirmişti şüphesiz rabbin cezalandırması şiddetli olandır şüphesiz o çok bagışlayan çok acıyandır
168
BİZ onları yeryüzünde birçok topluluga ayırdık içlerinden iyi güzel olanlar vardır yine içlerinde iyi güzel olanlar vardır yine içlerinde bunun dışında olanlar vardır ( yaptıklarından pişman olup ) dönenler diye onları bazen nimetler bazende musibetler imtihan ettik
169
ARKALARINDAN kendilerine kötü bir grup halef oldu kitaba tevrat a varis oldular şu degersiz dünya hayatının gelip geçici olan şeylerini tercih ettiler biz bagışlanacagız dediler bununla birlikte kendilerine ona benzer bir menfaat gelse onun da alırlar ALLAH hakında dogrudan başka bir şey söylemeyceklerine dair kendilerinden  kitabın sözü alınmadı mı onun içindekiler okuyup anlamadılar mı oysa ahiret evi ALLAH tan korkanlar için daha hayırlıdır hala akıllanmayacakmısınız
170
KİTABA sarılanlar namazı kılanlar var ya (işte onlar ecir vardır ) biz iyi ve güzel davrananların ecirlerini boşa çıkarmayız

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder