23 Ekim 2015 Cuma


TEVBE SÜRESİ AYET 96   
يَحْلِفُونَ لَكُمْ لِتَرْضَوْاْ عَنْهُمْ فَإِن تَرْضَوْاْ عَنْهُمْ فَإِنَّ اللّهَ لاَ يَرْضَى عَنِ الْقَوْمِ الْفَاسِقِينَ
Yahlifûne lekum li terdav anhum, fe in terdav anhum fe innallâhe lâ yerdâ anil kavmil fâsikîn(fâsikîne).
TEVBE SÜRESİ AYET 97
الأَعْرَابُ أَشَدُّ كُفْرًا وَنِفَاقًا وَأَجْدَرُ أَلاَّ يَعْلَمُواْ حُدُودَ مَا أَنزَلَ اللّهُ عَلَى رَسُولِهِ وَاللّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٌ
El a'râbu eşeddu kufran ve nifâkan ve ecderu ellâ ya'lemû hudûde mâ enzelallâhu alâ resûlihî, vallâhu alîmun hakîm(hakîmun).
TEVBE SÜRESİ AYET 98
وَمِنَ الأَعْرَابِ مَن يَتَّخِذُ مَا يُنفِقُ مَغْرَمًا وَيَتَرَبَّصُ بِكُمُ الدَّوَائِرَ عَلَيْهِمْ دَآئِرَةُ السَّوْءِ وَاللّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ
Ve minel a'râbi men yettehızu mâ yunfiku magramen ve yeterabbesu bi kumud devâir(devâire), aleyhim dâiratus sev’i, vallâhu semîun alîm(alîmun).
TEVBE SÜRESİ AYET 99
وَمِنَ الأَعْرَابِ مَن يُؤْمِنُ بِاللّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ وَيَتَّخِذُ مَا يُنفِقُ قُرُبَاتٍ عِندَ اللّهِ وَصَلَوَاتِ الرَّسُولِ أَلا إِنَّهَا قُرْبَةٌ لَّهُمْ سَيُدْخِلُهُمُ اللّهُ فِي رَحْمَتِهِ إِنَّ اللّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ
Ve minel a'râbî men yu'minu billâhi vel yevmil âhıri ve yettehızu mâ yunfiku kurubâtin indallâhi ve salavâtir resûl(resûli), e lâ innehâ kurbetun lehum, se yudhıluhumullâhu fî rahmetihî, innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).
TEVBE SÜRESİ AYET 100
وَالسَّابِقُونَ الأَوَّلُونَ مِنَ الْمُهَاجِرِينَ وَالأَنصَارِ وَالَّذِينَ اتَّبَعُوهُم بِإِحْسَانٍ رَّضِيَ اللّهُ عَنْهُمْ وَرَضُواْ عَنْهُ وَأَعَدَّ لَهُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي تَحْتَهَا الأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا ذَلِكَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ
Ves sâbikûnel evvelûne minel muhâcirîne vel ensâri vellezînettebeûhum bi ihsânin radıyallâhu anhum ve radû anhu ve eadde lehum cennâtin tecrî tahtehâl enhâru hâlidîne fîhâ ebedâ(ebeden), zâlikel fevzul azîm(azîmu).
TEVBE SÜRESİ AYET 96
SİZ kendilerinden razı olasınız diye size yemin edecekler ancak siz onlardan razı olsanız bile şüphesiz ALLAH yoldan çıkmış topluluktan razı olmaz
97
bedeviler inkar inkar ve münafıklık bakımından daha serttirler bununla birlikte onların ALLAH ın rasulüne indirdigi sınırları bilmemeleri daha anlaşıla bilir bir durumdur ALLAH her şeyi bilendir işi saglam yapan ve yaptıgında bir hikmet bulunandır
98
bedevilerden kimileri infak ettigini kayıp sayar sizin başınıza çeşitli sıkıntıların gelmesini bekler sıkıntıların en kötüsü  onların olsun ALLAH her şeyi işiten her şeyi bilendir
tevbe süresi ayet 99
bedevilerden kimileri de ALLAH ve ahiret gününe inanır infak ettigini  ALLAH yanında yakınlıklara peygamberin dualarına ulaşmaya vesile sayar  dikkat edin gerçekten onlar kendileri için yakınlıktır ALLAH ileride onları  rahmetinin içine koyacaktır çünkü ALLAH çok bagışlayan çok acıyandır
tevbe süresi ayet 100
muhacir ve ensarın öne geçenleri ilkleri ve onları güzel bir şekilde izleyenler var ya ALLAH işte onlardan razı oldu  onlar da ALLAH tan razı oldular ALLAH onlara içlerinden ebedi olarak kalacakları altlarından ırmaklar akan cennetler hazırladı işte bu büyük kurtuluştur

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder