lokman süresi ayet 30
ذَلِكَ بِأَنَّ اللَّهَ هُوَ الْحَقُّ وَأَنَّ مَا يَدْعُونَ مِن دُونِهِ الْبَاطِلُ وَأَنَّ اللَّهَ هُوَ الْعَلِيُّ الْكَبِيرُ ﴿٣٠﴾
Zâlike bi ennallâhe huvel hakku ve enne mâ yed’ûne min dûnihil bâtılu ve ennallâhe huvel aliyyul kebîr(kebîru).
lokman süresi ayet 30
bu şüphesiz ALLAH ın gerçek olmasındandır onlardan başka dua edip yakardıklarınız batıldır şüphesiz ALLAH gerçekten o çok yüce çok büyüktür
lokman süresi ayet 31
أَلَمْ تَرَ أَنَّ الْفُلْكَ تَجْرِي فِي الْبَحْرِ بِنِعْمَتِ اللَّهِ لِيُرِيَكُم مِّنْ آيَاتِهِ إِنَّ فِي ذَلِكَ لَآيَاتٍ لِّكُلِّ صَبَّارٍ شَكُورٍ ﴿٣١﴾
E lem tera ennel fulke tecrî fîl bahri bi ni’metillâhi li yuriyekum min âyâtihî inne fî zâlike le âyâtin li kulli sabbârin şekûr(şekûrin).
lokman süresi ayet 31
geminin ALLAH ın nimeti olarak denizde akıp gitmesine bakmaz mısın o bununla size ( kendi varlıgının ) delillerini gösterir şüphesiz bunda sabredenler ve şükredenler için deliller vardır
lokman süresi ayet 32
وَإِذَا غَشِيَهُم مَّوْجٌ كَالظُّلَلِ دَعَوُا اللَّهَ مُخْلِصِينَ لَهُ الدِّينَ فَلَمَّا نَجَّاهُمْ إِلَى الْبَرِّ فَمِنْهُم مُّقْتَصِدٌ وَمَا يَجْحَدُ بِآيَاتِنَا إِلَّا كُلُّ خَتَّارٍ كَفُورٍ ﴿٣٢﴾
Ve izâ gaşiyehum mevcun kez zuleli deavûllâhe muhlisîne lehud dîn(dîne), fe lemmâ neccâhum ilâl berri fe minhum muktesidun, ve mâ yechadu bi âyâtinâ illâ kullu hattârin kefûr(kefûrin).
lokman süresi ayet 32
dalga onları kara bulut gibi sardıgı zaman onlar dini ALLAH a özgü kılarak ona yalvarıp yakarırlar onları karaya çıkarıp kurtardıgı zaman onlardan (bu nimetin degerini inkar edenler oldugu gibi) dogru giden de olur bizim ayetlerimizi ancak gaddar ve nankör olanlar inkar eder
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder